
Bulgaristan’da Türkler ve Pomaklar: Yeniden Doğuş Sürecinin Acı İzleri
Geçen yıl bir aile dostumuzun evinde, tozlu bir sandıktan çıkan eski bir mektubu okuyunca içim burkuldu. 1980’lerden, Bulgaristan’dan yazılmıştı ve bir Türk akrabam, “Adımız artık bize ait değil, ölülerimizin bile,” diyordu. Bulgaristan’da yaşayan Türkler ve Müslüman Pomaklar, 20. yüzyıl boyunca kimliklerini koruma mücadelesi verdi. “Yeniden Doğuş Süreci” denen asimilasyon kampanyası, ülkeyi baştan sona bir zulüm dalgasına sürükledi. Gelin, bu acıları bölge bölge, yıl yıl birlikte anımsayalım.
1. Balkan Savaşları ve Erken 20. Yüzyıl: İlk Yaralar
1912-1913 Balkan Savaşları, Bulgaristan’daki Türkler ve Pomaklar için dönüm noktasıydı. Kırcaali ve Rodoplar’da Türkler katliamlara uğradı, Pomaklar ise zorla Hristiyanlaştırılmaya çalışıldı. 1912’de Rodop Dağları’nda Pomak isimleri Bulgarca’ya çevrildi; “Siz Bulgar’sınız” dayatması başladı. Şumnu ve Razgrad’da Türkler, evlerini terk edip göç etmek zorunda kaldı. O günleri yaşayanlar, köylerden yükselen ağıtları hâlâ hatırlıyor.
- 1912-1913: Pomaklara isim değiştirme, Türklerde göç.
- Sonuç: On binler yerinden edildi, aileler dağıldı.
2. 1930’lar ve 1940’lar: Sessiz Baskılar
1934’te milliyetçi hükümet, Türk ve Pomak azınlıklara baskıyı artırdı. Smolyan ve Blagoevgrad’da Pomaklara “Müslüman Bulgar” denilip isimleri değiştirildi. Silistre ve Dobriç’te Türk okulları kapatıldı, çocuklar ana dillerinden uzaklaştı. 1942’de, II. Dünya Savaşı sırasında, Pomak köylerinde papazlar isimleri Bulgarca yaptı; Türkler de benzer baskılar gördü. Bir yaşlı, “Dilimiz elimizden alındı,” diye anlatırdı.
- 1934-1942: Kimliklere ilk ciddi müdahale.
- Sonuç: Kültürel hayat kısıtlandı, gelenekler zorlandı.
Bu videoda, Bulgaristan’daki Türkler ve Pomaklar’ın tarihî ve kültürel geçmişine odaklanıyoruz. Özellikle 1980'lerdeki zorunlu isim değiştirme politikalarının etkilerini ve bu süreçte yaşanan trajedileri inceliyoruz. Yeniden doğuş sürecinin acı izlerini, kültürel direncin ve kimlik mücadelesinin izlerini keşfedin.
3. Komünist Dönem: Yeniden Doğuş’un Karanlığı
Komünist rejimle baskılar sistematikleşti. 1962-1964’te Rodoplar’da Pomaklara kampanya başladı; 220 bin kişinin ismi zorla Bulgarca’ya çevrildi. “Osman”lar “Ivan”, “Fatma”lar “Maria” oldu. 1984’te tüm Bulgaristan’da Türkler hedef alındı. “Yeniden Doğuş Süreci” ile 800 bin Türk’ün ismi değiştirildi, Türkçe konuşmak yasaklandı. Bir arkadaşım, “Babam ‘Türk kahvesi’ dedi diye ceza aldı,” dedi. Ölülerin isimleri bile değişti; mezar taşlarına Bulgarca yazıldı, Müslümanlar Hristiyan mezarlıklarına gömüldü.
- 1962-1964: Pomaklara isim dayatması.
- 1984-1985: Türkçeye yasak, asimilasyon mezarlara uzandı.
4. Bölge Bölge Zulüm: Türkler ve Pomaklar
Kırcaali (Güney): Türklerin yoğun olduğu bu bölgede, 1984’te isim değiştirme protestolarında Türkan bebek öldürüldü. Türkçe konuşanlar hapse atıldı.
Rodoplar (Smolyan, Blagoevgrad): Pomakların vatanı; 1960’lar ve 1980’lerde isimler değiştirildi, camiler yıkıldı, mezar taşları tahrip edildi.
Şumnu ve Razgrad (Kuzeydoğu): Türklerin merkezi; 1984’te Türkçe yasaklandı, mezarlıklar Hristiyanlaştırıldı.
Haskovo ve Pazarcık (Orta): Türk ve Pomak karışık nüfus, her iki topluma da baskı yapıldı.
Rusçuk ve Eski Cuma: Kuzeyde, 1985’te “Türk kahvesi” demek suçtu; para cezaları hayatı zorlaştırdı.
- Zulüm: İsimler, dil, din yok edildi.
- Sonuç: Kimlikler silinmeye çalışıldı, direnç sürdü.
5. 1989 Göçü ve Sonrası
1989’da rejim Türkleri sınır dışı etti; 350 bin kişi Türkiye’ye gitti. Pomaklar da bu süreçte zarar gördü, kimlik mücadeleleri arttı. Mezar taşlarındaki Bulgarca isimler, geride bir yara bıraktı. 1990’larda demokrasi geldi, isimler geri alındı ama travma kaldı. Bugün Kırcaali’de Türkler çoğunluk, Pomaklar kimliklerini koruma peşinde.
- 1989: Büyük göç, kültür kaybı yaşandı.
- Sonuç: Toplumda yaralar hâlâ açık.
6. Direnişin İzi: Türk ve Pomak Kültürü
Baskılara rağmen Türkler ve Pomaklar kültürlerini yaşattı. Türkçe yasaklansa da köylerde türküler söylendi, hikayeler anlatıldı. Pomaklar, Rodoplar’da geleneklerini sürdürdü; düğünler direnişin simgesi oldu. Bu kültür, bugün Kırcaali ve Şumnu’da gençlere aktarılıyor.
- Direniş: Türküler ve geleneklerle kimlik korundu.
- Miras: Gelecek nesillere umut taşındı.
Sonuç: Unutulmayan Acılar ve Direnç
Bulgaristan’da Türkler ve Pomaklar, “Yeniden Doğuş Süreci” ile kimliklerini kaybetme tehlikesiyle karşılaştı. Türkçe susturuldu, ölülerin isimleri değişti. Kırcaali’den Rusçuk’a her yer bu acıyı yaşadı. Yaralar hâlâ taze, ama direnç devam ediyor. Bu hikayeyi unutma; bu, bir halkın sesi.
Yorum Gönder
0Yorumlar