Balkanlar’da ve Osmanlı’da Tatar Yerleşimleri: Rumeli'de Tatarlar

0



Balkanlar’da ve Osmanlı’da Tatar Yerleşimleri: Göçlerin İzinde

Tatarlar’ın Balkanlar’da ve Osmanlı topraklarında nerelere yerleştiği, aslında uzun bir yolculuğun, göç üstüne göçün hikâyesiyle dolu. Bu köylerin, kasabaların, şehirlerin haritası, tarih boyunca dalga dalga gelen insanlarla şekillenmiş. Her şey 13. yüzyılda Moğol atlarının tozuyla başlamış; sonra Osmanlı’nın “Gelin, buraları sizinle şenlendirelim” çağrısı, Kırım Hanlığı’nın Osmanlı’yla omuz omuza duruşu ve nihayet Rusya’nın Kırım’ı işgaliyle bu yerleşimler hayat bulmuş. Aşağıda, Tatarlar’ın adım attığı yerleri tek tek sayacağım, nüfustaki yerlerini elimdeki verilerle anlatacağım ve özellikle Türklerle, diğer Müslüman komşularıyla nasıl bir bağ kurduklarını açıklayacağım.


1. Tatarlar’ın Yerleştiği Yerler

Tatarlar, Balkanlar’da ve Türkiye’de şu köy, kasaba ve şehirlere yayılmış:

Romanya (Dobruca Bölgesi):

  • Köstence (Constanța): Nogay Tatarları 14. yüzyılda buraya geldi, 1783 sonrası Kırım göçleriyle büyüdü. Bugün Tatar mahalleleri hâlâ capcanlı.
  • Mecidiye (Medgidia): 19. yüzyılda Kırım’dan gelen Tatarlar’ın elinden çıkmış bir yer. Sultan Abdülmecid’in adını vererek hem ona bir selam göndermişler hem de yeni bir yuva kurmuşlar.
  • Mangalya (Mangalia): Güney Dobruca’da Tatarlar’ın nefes aldığı yerlerden biri. Özellikle 18. ve 19. yüzyılda, Kırım’dan kopup gelenler buraya tutunmuş. Denize yakın bu kasaba, zamanla onların elleriyle dolmuş.
  • Tulça (Tulcea): Tuna Deltası’nda Tatar köyleri, balıkçılıkla geçinen ailelerle biliniyor.
  • Babadağ (Babadag): Sarı Saltuk’un izinden Nogay Tatarları’nın ilk duraklarından; türbesi hâlâ burada.
  • Akmescit: Kırım’dan gelenler bu ismi Dobruca’ya taşıdı, küçük bir hatıra gibi.

Bulgaristan:

  • Şumnu (Shumen): Deliorman’da Tatar mahalleleri, 15-18. yüzyıl arasında yerleşti.
  • Varna: Sahilde balıkçılık ve ticaretle uğraşan Tatarlar’ın evi.
  • Silistre (Silistra): Tuna kıyısında stratejik bir nokta, Tatarlar kaleleriyle tanındı.
  • Razgrad: Nogay ve Kırım Tatarları’nın köyler kurduğu yer.
  • Hasköy (Haskovo): 19. yüzyıl Kırım göçleriyle doldu.
  • Provadiya: Küçük Tatar toplulukları buraya da iz bıraktı.
  • Dobriç (Dobrich): Dobruca’nın Bulgaristan tarafı, Tatar köyleriyle dolu.

Türkiye:

  • Edirne: Uzunköprü'de ve Çorluda, 19. yüzyıl Kırım Tatarları tarlalarına kavuştu.
  • Bursa: Karacabey'de, Kırım’dan gelenler geniş alanlara yerleştiği bir alan.
  • Eskişehir: Sivrihisar'da, 1860’lar göçüyle Tatar köylerinin yükseldiği yer.
  • Balıkesir: Gönen'de, tarım ve kaplıcalarıyla Tatarlar’a kucak açtı.
  • İstanbul: Küçükçekmece'ye, şehirleşen Tatarlar’ın duraklarından.
  • İzmir: Menemen ve Bergama, küçük Tatar topluluklarını ağırladı.
  • Tekirdağ: Çerkezköy, Tatar iskânıyla hareketlendi.

Makedonya:

  • Üsküp (Skopje): Kırım Hanlığı askerleri ve 19. yüzyıl göçleriyle Tatar izleri.
  • Gostivar: Dağ köylerinde küçük Tatar toplulukları.

Kosova:

  • Prizren: 19. yüzyıl Kırım göçleriyle Tatarlar buraya da ulaştı.

Diğer Balkan Ülkeleri:

  • Yunanistan (Batı Trakya): Gümülcine ve İskeçe’de az sayıda Tatar izi.
  • Bosna-Hersek: Mostar civarında Osmanlı askeri Tatar grupları.

2. Genel Nüfusa Oranları

Tatarlar’ın nüfusu, ülkeden ülkeye değişiyor. Elimdeki verilere göre:

  • Romanya: Dobruca’da 20.000-25.000 Tatar var (2021 tahminleri), toplam 19 milyon nüfusun %0.1-0.13’ü. Eskiden bu oran daha fazlaydı.
  • Bulgaristan: 2011 sayımında 5.000-10.000 Tatar, 7.3 milyon nüfusun %0.07-0.14’ü. Türklerle iç içe yerlerde sayılar net değil.
  • Türkiye: 1860-1900 arası 2 milyona yakın Kırım Tatarı geldi. Bugün 500.000-1 milyon Tatar kökenli var, 85 milyon nüfusun %0.6-1.2’si.
  • Makedonya ve Kosova: Birkaç binle sınırlı, %0.1’den az.

3. Diğer Müslüman Halklarla Etkileşimleri (Özellikle Türkler)

Tatarlar, Balkanlar’da ve Türkiye’de Müslüman Türklerle epeyce iç içe yaşamış. Komşu olmuşlar, aynı camide saf tutmuşlar, bazen aynı sofrada çorba kaşıklamışlar. Bu yakınlık, sadece yan yana durmaktan ibaret değil; adeta bir aile gibi birbirine karışmışlar:

  • Askerî İşbirliği: Kırım Hanlığı, Osmanlı ordularında hızlı vur-kaçlarıyla bilindi. Üsküp’te, Silistre’de Türklerle kaleleri savundular.
  • Kültürel Bağ: Türklerle yan yana köylerde yaşadılar; Şumnu’da, Köstence’de düğünlerde türküler birleşti, yemekler ortaklaştı – şırbörek, börek gibi.
  • Dil: Tatarca, Türkçeye yakın bir Kıpçak diliydi ama Türklerle yaşam, Tatarca’yı gölgede bıraktı. 19. yüzyılda çoğu Türkçe konuşmaya başladı.
  • Evlilikler: Türklerle evlilikler arttı; Dobruca’da “Tatar Türkü” diye bir kimlik doğdu – ne tam Tatar, ne tam Türk.

Pomaklar, Boşnaklar, Arnavutlarla:

  • Pomaklar: Deliorman ve Rodoplar’da komşuydular. Müslümanlık birleştirdi, ama Pomakça’nın Slav kökeni dilsel mesafe yarattı.
  • Boşnaklar: Bosna’da az sayıdaki Tatar, askerî görevlerle bulundu. Dinî dayanışma vardı, ama etkileşim azdı.
  • Arnavutlar: Prizren ve Gostivar’da temas sınırlıydı. Müslümanlık ortak olsa da diller farklıydı.

4. Dillerinden Örnekler

Tatarca, Kıpçak Türkçesindendir. Türkçe’ye kaydı ama Kırım Tatarcası’ndan şunlar kalmış:

  • “Men baram” - “Ben gidiyorum.”
  • “Sen ne yaparsıñ?” - “Sen ne yapıyorsun?”
  • “Toy” - “Şölen, düğün.”
  • “Yemak” - “Yemek.”
  • “Yorga” - “At koşusu” (Rumeli Türkçesi’nde iz bıraktı).

Günümüzde Tatarca az konuşuluyor; Türkçe baskın.


Sonuç

Tatarlar, Köstence’den Prizren’e, Edirne’den Gönen’e kadar geniş bir coğrafyaya yayılmış. Türklerle iç içe yaşamışlar, kültürlerini paylaşmışlar, dillerini biraz kaybetmişler ama izlerini bırakmışlar. Nüfusları azalsa da, Balkanlar’da ve Türkiye’de hâlâ bir Tatar nefesi hissediliyor.


Yorum Gönder

0Yorumlar

Yorum Gönder (0)