Eski Türkler’de Bozkurt ve Parmak İşareti: Nereden Çıktı?

0



Bozkurt: Eski Türkler’den Günümüze Bir Sembolün Hikâyesi

Bozkurt, Türkler için asırlardır özel bir yere sahip. Eski Türkler’de efsanelerle hayat bulmuş, günümüzde ise parmaklarla yapılan bir işaretle hâlâ yaşıyor. Peki, bu bozkurt nereden çıktı, nasıl bir yolculukla bugünlere geldi? Gelin, hem Eski Türkler’deki efsanesine hem de modern zamanlardaki o meşhur işaretine bir bakalım.


1. Bozkurt Efsanesi Nereden Geliyor?

Eski Türkler için bozkurt, kutsal bir sembol; ama bu iş nasıl başladı? Orta Asya bozkırlarında göçebe hayat süren Türkler, kurdun gücüne ve dayanıklılığına hayran kalmış. Hem tek başına dimdik durur, hem de sürüyle hareket eder; tıpkı Türkler’in kendisi gibi. Özellikle Göktürkler (552-744) zamanında bozkurt efsanesi iyice oturmuş. En çok bilinen hikâye, Ergenekon Destanı’ndan: Bir Türk boyu düşmanlar tarafından yok ediliyor, geriye tek bir çocuk kalıyor. Bu çocuğu bir dişi kurt bulup emziriyor, büyütüyor. Sonra bu kurt, Türkler’i Ergenekon diye bir vadiye götürüyor, orada çoğalıyorlar. Vadiden çıkarken de bozkurt yol gösteriyor. Bu destan, bozkurdu Türkler için hem kurtarıcı hem de rehber yapmış.

Daha derinlere inersek, şaman inançlarından da izler buluruz. O zamanlar doğayla iç içe yaşayan Türkler, hayvanlara ruhani anlamlar yüklemiş. Kurt, bozkırın efendisi gibiydi; zorlu şartlara dayanır, ailesini korurdu. Bu, Türkler’in hayatına cuk oturuyordu. O yüzden bozkurt, soyun devamını ve gücü temsil eden bir simge oldu. Hatta Çin kaynakları bile, Göktürkler’le ilgili eski yazılarda Türkler’in kurtla bağlantısından bahsetmiş. Yani bu efsane, hem gerçek olaylardan hem de inançlardan yoğrulup gelmiş bir miras.


2. Parmakla Bozkurt İşareti Nereden Çıktı?

Gelelim o parmakla yapılan bozkurt işaretine – başparmak yüzük parmağını tutuyor, diğer üç parmak açık. Bu, Eski Türkler’den değil, çok daha yakın bir zamandan, 20. yüzyıldan geliyor. 1930’lar ve 40’larda Türkiye’de ve Türk dünyasında milliyetçilik rüzgârları esmeye başlayınca, bozkurt simgesi yeniden canlandı. Özellikle Alparslan Türkeş ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) çevresi, bozkurdu Türk birliğinin bayrağı gibi öne çıkardı. İşaretin tam olarak ne zaman çıktığı biraz muğlak, ama 1960’lar ve 70’lerde ülkücü gençler arasında yaygınlaştığı belli.

Nasıl doğdu dersen, kurt başını andırdığı düşünülüyor. Açık kalan işaret, orta ve küçük parmaklar kurt kulakları gibi; başparmakla tutulan yüzük parmağı da ağzı çağrıştırıyor olabilir. Bir söylentiye göre, ülkücüler bunu selamlaşma için kullanmaya başlamış; bir çeşit kimlik göstergesi olmuş. Eski Türkler’de böyle bir el işareti yoktu tabii, bu tamamen modern bir buluş. Siyasi toplantılarda, mitinglerde sıkça göründü, zamanla da iyice yerleşti. Kökeni tam belgelenmiş değil, ama bozkurdun gücünü ve dayanışmasını yansıtmak için çıktığı açık. Bugün bile yapanı görünce hemen anlarsın; o kadar tanıdık bir hale geldi.


3. Son Söz

Bozkurt, Eski Türkler’de bir kurtarıcı, bir rehber olarak destanlara kazınmış; günümüzde ise milliyetçi bir selamla ellerde yaşıyor. Orta Asya’dan Ergenekon’a, oradan 20. yüzyıl Türkiye’sine uzanan bu sembol, Türkler’in hem geçmişine hem de bugününe ışık tutuyor. Efsanesi de işareti de, bozkurdun gücünü ve birliğini anlatıyor; değişen zamanlara rağmen hâlâ capcanlı.


Yorum Gönder

0Yorumlar

Yorum Gönder (0)